4 devlete başkentlik yapan İznik, turizm potansiyelini açığa çıkaramıyor
İznik, turizm potansiyelini açığa çıkaramıyor!
Tarihi ve kültürel mirasıyla öne çıkan İznik, yüksek turizm potansiyeline rağmen bu potansiyelini yıllardır açığa çıkaramıyor.
BURSA (İGFA) - Bursa’nın İznik ilçesi, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olması sebebiyle hem Müslümanlar hem Hristiyanlar hem de çeşitli milletler için büyük önem taşıyor.
İçerisinde birçok tarihi yapıyı barındıran İznik, tarih ve kültür turizminin yanı sıra doğa turizmi açısından da öne çıkıyor.
Özellikle Antik Roma ve Osmanlı dönemlerinden günümüze gelen birçok tarihi ve kültürel mirası içerisinde barındıran İznik, turizm potansiyelinin oldukça yüksek olmasına rağmen yıllardır bu potansiyelini açığa çıkaramıyor.
Peki İznik’in Türk tarihi açısından önemi nedir ve İznik, turizm potansiyelini neden açığa çıkaramıyor?
“İznik dört devlete başkentlik yaptı"
Tarihçi ve Profesyonel Turist Rehberi Samet Tatlıcı, İznik ve İznik’in turizm potansiyeli hakkında Herkes Duysun’a konuştu.
İznik’in medeniyetler şehri olduğunu kaydeden Tatlıcı, “İznik dört devlete başkentlik yapmış nadide bir şehir. Bu devletlerin arasında Bitinya, Anadolu Selçuklu Devleti, Bizans ve Osmanlı devletleri var.” dedi.
İznik'in Türk tarihi açısından önemi nedir?
İznik’in Türk tarihi açısından da önemine değinen Tarihçi ve Profesyonel Turist Rehberi Samet Tatlıcı, “Anadolu coğrafyasının en önemli devletlerinden biri olan Anadolu Selçuklu Devleti’nin temelleri İznik’te atıldı.” ifadelerini kullandı.
Selcuklu'ya 21 yıl başkentlik yaptı
1071 yılında Malazgirt Zaferi’ni kazanan Sultan Alparslan’ın zaferden bir sene sonra, 1072 yılında hayatını kaybettiğini ve çocuklarından Melikşah’ın kendisinden sonra tahta geçtiğini hatırlatan Tatlıcı, “Melikşah, amcazadesi olan Süleyman Şah’tan Anadolu’yu fethetmesini istiyor. Süleyman Şah da Anadolu’yu baştan başa geçerek üç yılda İznik’e geliyor. 1075 yılında Süleyman Şah İznik’i alıyor ve 21 yıl boyunca İznik, başkent olarak kullanılıyor. Sonrasında 1096 yılında yapılan 1. Haçlı Seferi’nde İznik Türkler tarafından kaybediliyor ve Selçuklu Devleti’nin başkenti Konya’ya taşınıyor. 1308 yılına kadar Konya başkent olarak kullanılıyor.” şeklinde konuştu.
Anadolu Selçuklu Devletinin asıl temellerinin İznik’te atıldığını kaydeden Tatlıcı, “O tarihlerde İznik, Bizans’ın doğu istikametindeki en önemli şehriydi. İkincisi de Bursa’ydı. İznik’in 5, Bursa’nın ise 3.5 kilometreyi bulan bir sur hattı. İznik o dönemlerde çok önemli bir yerleşim bölgesiydi.” dedi.
Orhan Gazi ikinci kez fethetti
İznik’in 21 yıllık hakimiyetin ardından 1096 yılında Türklerin elinden çıkmasından sonra 1331 yılında Orhan Gazi’nin İznik’i Türkler adına yeniden ve kesin olarak tekrar fethettiğini ifade eden Tatlıcı, “Fetihten sonra İznik Osmanlı’nın başkenti, İznik sarayı da devletin merkezi oluyor. Fakat fetihler yine devam ettiği için harem halkı İznik’te olsa da ordu sürekli dışarıda, sürekli fetihteydi. Balkan hattına doğru geçiş yapıyorlar artık ve kısa bir süre sonra 1361 yılında Edirne bölgesi alınarak başkent oraya taşınıyor.” ifadelerini kullandı.
İznik'in Doğu Rona İmparatorluğu için önemi nedir?
İznik’in Doğu Roma İmparatorluğu’na da başkentlik yaptığını ve Doğu Roma Devleti’nin önemli şehirlerinden biri olduğunu vurgulayan Tarihçi ve Profesyonel Turist Rehberi Samet Tatlıcı, “1204 yılında İstanbul’da Latin istilası meydana gelince Bizans halkının bir kısmı Theodoros Laskaris’in önderliğinde İznik’e geliyor ve 1261 yılına kadar 57 yıl boyunca İznik, Bizans’ın başkenti olarak kullanılıyor. 1261 yılında İstanbul’u geri alıp yeniden buraya dönüyorlar. Nihayetinde İznik, 57 yıl boyunca dünya tarihinin gördüğü en büyük devletlerden biri olan Bizans’a başkentlik yapmış olan bir şehirdir.” şeklinde konuştu.
İznik, Hırıstiyanliğın 3. kutsal şehri!
İznik’in Hristiyanlık tarihi açısından da önemine değinen Tatlıcı, “Burası, 1962-1965 yılları arasında Vatikan’da düzenlenen 19. Konsül’de alınan karar ile Kudüs ve Vatikan’dan sonra üçüncü kutsal şehir olarak kabul ediliyor. Çünkü Hristiyanlığın amentüsü olarak kabul edilen Hristiyanlık inanç esaslarının temelleri İznik’te atılmıştır. M.S. 325 yılında İmparator Constantinus öncülüğünde ilk ekümenik, yani bütün Hıristiyan cemaatlerin kabul ettiği konsül İznik’te toplanıyor ve muhtemeldir ki bu, şu an sular altında kalan senato sarayında meydana geliyor. 787 tarihinde Hıristiyanlık tarihindeki yedinci, İznik tarihinde ise ikinci ekümenik konsül yine burada toplanıyor. Bu kez Ayasofya’da toplanılıyor. O yüzden İznik bölgesi, Hıristiyanlık dünyasından bir hac merkezidir.” dedi.
“İznik, turizm potansiyelini açığa çıkaramıyor"
Restorasyonlardan önce Hıristiyanların İznik’e geldiklerini fakat restorasyonların ardından ciddi bir boşluk oluştuğunu kaydeden Tatlıcı, “İznik’te yapılan restorasyon, biraz restorasyonun dışına çıktı. İznik’in turizm potansiyeli gerçekten çok yüksek ama ne yazık ki bu potansiyelini bir türlü açığa çıkaramayan bir yer burası. Gerek konaklama anlamındaki eksiklikler, gerek yemek ihtiyacının karşılanması anlamındaki eksiklikler, gerek ulaşım problemleri, ilgisizlik ve reklamının yeteri kadar yapılmaması gibi sebepler İznik’in turizm potansiyelinin açığa çıkmasında, potansiyelini yakalamasına maalesef engel oluyor.” şeklinde konuştu.